Hukuki Danışmanlık & Davalar

FAALİYET ALANLARIMIZ

Hukuki Danışmanlık & Davalar

Hukuki danışmanlık ve dava sürecinde avukatların, mahkemelerde bulunan davalar kapsamında savunma görevi yapmasına ek olarak, hukuki sorunların çözümü için müvekkillere görüşlerde bulunma görevleri de bulunmaktadır. Bu kapsamda iki türlü danışmanlık bulunduğunun söylenmesi mümkündür. Bunlar; yazılı ve sözlü danışmanlıktır. Yazılı danışmanlık sürecine mütalaa, sözlü danışmanlık sürecine ise istişare denmektedir. 

Dava avukatları, danışmayla birlikte müvekkillerine doğru kararlar verebilmeleri için hukuki problemlere karşın çözüm yollarını ve bu yolların avantajları ile dezavantajlarını gösterir. Hukuk temelli danışmanlık, uyuşmazlıkların zorunlu olmadıkça davalara dönüşmesini ve ortaya çıkabilecek gereksiz çekişmeleri de önlemektedir. Bu açıdan hukuk temelli danışmanlık görevi davalar kadar büyük önem arz etmektedir. 

Hukuki danışmanlardan verim alınabilmesi için müvekkil görüşmelerinin profesyonelce yapılması gerekmektedir. Bunun aksi bir durumun gerçekleşmesi, müvekkillerin süreçlerinin olumsuz olarak devam etmesine ve yanlış mütalaalar sonucunda da güvenini sarsacak düzeyde sonuçların ortaya çıkmasına neden olacaktır. Avukatların diğer meslek gruplarında olduğu gibi danışma görevlerinin yapmasında mesleki etik kurallar çerçevesinde davranmaları bu bağlamda oldukça önemlidir.

Bireylere Hukuki Danışmanlık Hizmeti Verilmesi

Bireylere hukuki danışmanlık hizmeti verilmesi, bireylerin, bireylerle – tüzel kişilerle ya da daha farklı konumda bulunan devlet tüzel kişilikleri ile olan ilişkilerden kaynaklanan zararların dava avukatlığı aracılığı ile çözüme kavuşturulması ve bu bağlamda danışmanlık hizmeti alınması anlamına gelen kavramdır.

Şirketlere Süreli Hukuki Danışmanlık Hizmeti Verilmesi

Şirketler Hukuki Danışmanlık Hizmetlerinde genel olarak ticari ve sanayi kollarında faaliyet gösteren birçok yerli ve de yabancı müvekkillere her açıdan hukuki danışmanlık hizmeti verilmektedir. Hukuk temelli danışmanlık sürecinde; Şirket Kuruluşları, Haksız Rekabet, İcra ve İflas Hukuku, Marka ve Patent Tescili Hukuku, Tanıma ve Tenfiz, İnşaat Hukuku, Fikri ve Sınai Mülkiyet, Deniz Ticareti Hukuku, Şirketlere Ait Kıymetli Evraklar Hukuku, Uluslararası Ticaret Hukuku, Alacak Tahsili, İnternet Hukuku, İş Hukuku, Tüketici Hakları Hukuku, İcra ve İflas Hukuku, Vergi Hukuku, Finans Hukuku, Kentsel Dönüşüm ve Yenileme Hukuku ile ilgili hukuk temelli danışmanlık hizmetleri verilebileceğini söylemek mümkündür.

Şirketlere Sürekli Hukuk temelli Danışmanlık ile birlikte dava avukatlığı hizmeti de verilmektedir. Müvekkil olan şirketlere hukuki güvenceler altında hukuki risk değerlendirmeleri yapabilmektedir. Sürekli Hukuki Danışmanlık Hizmeti alan şirketler ile ilgili ihtilaflar çıkması durumunda dava avukatları tarafından önlemler alınmakta şirket menfaatlerinin en üst seviyede sağlanabilmesi için mümkün olan bütün hukuki yollar denenmektedir. 

Türk Ticaret Kanun’un 332. Maddesinde belirtildiği üzere 250.000 TL veya daha fazla sermayesi bulunan anonim şirketler ile üye sayısı yüz veya daha fazla olan yapı kooperatiflerinin sözleşmeli avukat bulundurması zorunludur. Avukat bulundurma zorunluluğu aylık danışmanlık bazında serbest meslek makbuzu (e makbuz) karşılığında ücreti ödenerek ve avukatlık sözleşmesi akdedilen sözleşmeli bir avukatın bulunması veya sigortalı olarak o şirkette bir avukatın çalıştırılması şeklinde gerçekleşebilir. 

Müvekkil olan şirketler için var olan sürekli danışmanlık ve de dava avukatlığı hizmetleri kapsamında aşağıda verilmiş olan bilgilerin yer aldığını söylemek mümkündür. 

  • Şirketlerin leh ve aleyhlerinde bulunan davalarda temsili olarak bulunmak,
  • Şirketlerin işlemlerinde sözlü ve yazılı hukuki danışmanlıkta bulunmak,
  • Şirketlerin taraf olmuş olduğu tüm evrak ve sözleşmeleri hazırlayarak düzenlenmek,
  • Talep edilmesi durumunda toplantılara iştirak etmek,
  • Şirketlerin alacaklarının tahsili için icra ve dava işlemlerini gerçekleştirmek,
  • Şirketlerin idari kurumlar karşısında temsilini protokole uygun şekilde yapmak.

Reklam Hukuku ile ilgili yardıma mı ihtiyacınız var ?

Hemen formu doldurun ve sizinle iletişime geçelim!

Hukuki Danışmanlığın Çeşitleri

Anlamazlıkların çeşitli olması, hukuki danışmanlığın da çeşitli bir yapıya bürünmesini beraberinde getirmiştir. Bu bağlama danışmanlık hizmeti sunarken, ilk önce sorunun kaynağını tespit ettiğimizi, ardından kaynaktan yola çıkarak çözüm yolu arayışına girdiğimizi söylememiz mümkündür. Başlıca hukuki danışmanlık çeşitleri ve bu çeşitlere dair detaylar ise aşağıda verildiği gibidir.

Arabuluculuk

Arabuluculuk; Türk Hukuku kapsamında yerleşmiş alternatif uyuşmazlık çözüm yollarından biridir. 22.06.2012 tarihinde yayımlanan Arabuluculuk yasasıyla hukuki uyuşmazlıkların çözümünü sağlayabilmek için yenilikler yapılmıştır. 6325 sayılı Arabuluculuk Kanunu ile birlikte üzerinde serbest olarak tasarruf edilebilecek özel hukuk kaynaklı uyuşmazlıkların, yabancılık unsuru taşıyan uyuşmazlıklar da dâhil olmak üzere, arabuluculuk yoluyla çözüme ulaşılması mümkün kılınmıştır.

Hukuki danışmanlık hizmetimiz kapsamında arabuluculuk süreci yürütülür iken emredici hükümlerle bağlılık söz konusu olmadığı gibi taraflar arasında kendi menfaat ve ihtiyaçlarına bağlı olarak çözüm yollarının üretilmesi imkanı ortaya çıkmaktadır. Bundan ötürü, taraf vekilleri arabuluculuk müzakerelerinin talepleri doğrultusunda isteklerini masaya yatırarak iletişim sağlamaktadır.

 

Uyuşmazlığa düşmüş tarafların, birbirleriyle karşılıklı olarak anlaşma sağlayabilecekleri çözümlere ulaşmaları için tarafsız olan üçüncü kişi arabulucuların yardımcı olması sürecinin arabuluculuk olarak adlandırılması mümkündür. Arabulucular, taraflar arasında bilgi değişimlerinin kolaylaştırılması için anlaşma ortamlarının oluşturulmasını ve yaratıcı çözümlerin tespit edilerek arabuluculara başvurulmasını mümkün kılmaktadır. Taraflar, herhangi bir konu hakkında zorlayıcı bir karar almadan iş birliğine dayalı olarak bir araya getirilmektedir. Arabulucular, uyuşmazlık içerisinde olan tarafların yine tarafların istemleri üzerine bir araya getirilmesi ve müzakere teknikleriyle birlikte uyuşmazlıkların giderilmesini amaç edinmektedir.

Arabulucuların çözümleri, hukuki danışmanlık kapsamına girerek avukatlık meslek dalının sorumluluklarını da beraberinde getirmektedir.

Tarafların eğitimli, alanında uzman arabulucular eşliğinde kendilerini rahatça ifade etme şansını bulabilmeleri sebebi ile iletişim eksikliklerinden ortaya çıkan yanlış anlaşılmaların ortadan kalkması mümkündür. Böylelikle birbirlerini iyice anlayan taraflar, gelecekte pozisyonlarını doğru şekilde alma imkânlarını da bulacaklardır. 

Arabuluculuğun gelecek odaklı olmasından dolayı tarafların çoğunluk olarak ilişkilerini devam ettirmeleri ve de mutluluk, barış içerisinde bulunmalarının sağlanması en temel hedeftir. Bu açıdan hukuki danışmanlık adına arabuluculuk büyük önem taşımaktadır. 

Uyuşmazlıkların çözümünün yanı sıra arabuluculuk, müzakere süreçlerinin de kolaylaştırılmasını sağlamaktadır. Hükümetler, arabulucu politikalarını paydaşların bilgilendirilmesi yöntemi olarak da kullanmaktadır. Arabuluculuk, elverişli uyuşmazlıklar için her ülkede farklılıklar göstermektedir. Dünya geneline bakıldığında arabuluculuğun çözüme kavuşturduğu ve bizlerin de hukuki danışmanlık hizmeti sunduğumuz uyuşmazlıkların şu şekilde sıralanması mümkündür.

 A. Aile Hukuku Uyuşmazlıkları 

  • Evlilik öncesinde yer alan anlaşmalar,
  • Boşanma,
  • Ayrılık,
  • Nafaka,
  • Mali aile bütçelerine ilişkin anlaşmazlıklar,
  • Velayet ve ziyaret düzeni,
  • Yaşlı bakımları,
  • Kardeş çatışmaları,
  • Ebeveyn çatışmaları,
  • Çocuk çatışmaları.

B. Ticari Uyuşmazlıklar

  • Kiracı/ ev sahibi,
  • Sözleşmeler,
  • Alacak tahsili,
  • Tıbbi kötü olan uygulamalar,
  • Zarar- Ziyan durumları,
  • Ortaklıklar.

C. Diğer Uyuşmazlıklar

  • Okullarda yaşanan çatışma durumları,
  • Kar amacı gütmeyen kuruluşlarda yaşanan uyuşmazlıklar.
  • Şiddet önleme durumları,
  • Mağdur- Fail Arabuluculuğu.

Zorunlu arabuluculuk, yani dava şartı olarak arabuluculuk, kavramı ise Türk hukukuna 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu ile girmiştir. İşbu düzenlemede öngörüldüğü üzere kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda arabuluculuğa başvurulması dava şartıdır. Ayrıca 28.07.2020 tarihinde yürürlüğe girerek 28.07.2020 tarihli 7251 sayılı yasada Hukuk Muhakemeleri Kanunuyla birlikte Tüketici Mahkemelerinde yer alacak olan davaların, arabuluculuk kurumuna başvuruları zorunlu hale gelmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na (“TTK”) eklenen 5/A maddesi ile, ticari davalardan konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiştir.

Dava avukatları hizmetimizden yola çıkarak şunu söylememiz mümkündür; arabuluculuğun etkinlik alanları günden güne değişiklik göstererek genişlemektedir. Arabuluculuk başvuruları; karşı tarafların ikamet adreslerinin ya da iş yerlerinin bulunduğu Adalet Sarayı içerisinde bulunan arabuluculuk bürolarına yapılabilmektedir.

Arabuluculuk, uyuşmazlıkların çözümlerinde başvurulan yollardan sadece bir tanesini oluşturmaktadır. Arabuluculuğun ekonomik olması, süreçlerin gizli yürütülmesiyle birlikte esnek yapılı olması da çekişmeli yollardan ayrılmasını Sağlamaktadır. 

Tarafların içinde bulunmuş olduğu uyuşmazlıkların arabuluculuklara zaman zaman uygun olmaması da söz konusudur. Hukuki danışmanlık hizmetimiz kapsamında, farklı ihtiyaçlara cevap verilebilmesi için arabuluculuğun da alternatif yolları olduğunu söylememiz mümkündür. Bu yollar şu şekildedir;

  • Tarafsız ön değerlendirme,
  • Tahkim,
  • Mekik Diplomasisi,
  • Dava,
  • Uzlaşma.

Herkesin arabuluculuk faaliyetlerinde bulunması mümkün değildir. Arabuluculuk yapabilmek için gerekli yasal şartlara sahip olunması gereklidir. TC vatandaşı olmak, Hukuk fakültesinden mezun olmak, gerekli sınavlara girerek başarı belgesini almak, meslek içinde en az beş yıl boyunca yıllık kıdeme sahip olmak, kasten suç işlememiş olmak, arabuluculuk eğitimlerini tamamlanmış olmak şartlarının sağlanması arabuluculuk için gerekmektedir. 

Arabuluculuğun gerek Ticaret Hukuku gerekse İş Hukuku kapsamında kaynaklanan uyuşmazlıkların dava şartı olarak yasal sürece dahil edilmesi sonucunda başarılı sonuçlar elde edilmiştir. Bu başarılar gün geçtikçe artmaktadır. Bununla birlikte Tüketici Hukuku’ndan doğan uyuşmazlıklarda da dava şartları arabuluculuk ile yukarıda belirtilen esaslar çerçevesinde başarılar elde edileceği düşünülmektedir. 

HÜAK gereğince de; üzerinde serbestçe tasarruf edilebilen her hukuksal uyuşmazlığın halihazırda arabuluculuk yoluna gidilerek pek çok uyuşmazlığın çözüme ulaşılacağına inanılmaktadır.

Dava Avukatlığı 

Dava avukatları, herhangi bir uyuşmazlığınızın ya da sorununuzun hukuki danışmanlık yolu ile çözüme kavuşturulamaması durumunda devreye giren ve hakkınızın dava yolu ile aranmasını mümkün kılan avukatlardır.

İcra Avukatlığı

Hukuki danışmanlık hizmetimiz bağlamında şu tanımlamayı yapmamız mümkündür: İcra Avukatlığı; icrasal hukuk işlemlerinde dava avukatlığı ve de danışmanlık hizmetlerinin verilmesidir. Müvekkillerin hukuki alanda aldıkları danışmanlık hizmetiyle alacak tahsilâtlarının hızlı olarak gerçekleştirilmesi için yalnızca icra hukuku alanında çalışmış olan uzmanlar tarafından borçlularla iletişime geçilerek borçların ödenmesi için çalışılmaktadır. Kredi sözleşmelerinin takibi, hacizli malların ve de ipotekli satışların gerçekleştirilmesi, rehinin paraya çevrilmesi işlemlerinin hızlı olarak yapılması söz konusudur. Ayrıca; kıymetli evrakların tahsili, para yerine geçebilen bono, çek, poliçe gibi evrakların düzenlenmesi de bu kapsamda sayılabilir. Senetlerin tahsil edilmesi ve de fatura tahsilâtı işlemleri de yer almaktadır. Ayrıca İcraların tür içeriklerine de bakıldığında icralar ilamlı ve ilamsız icra olarak iki biçime ayrılırlar; eğer icra dairesine direk başvuru gerçekleştirilir ise bu ilamsız icra takibi olarak adlandırılmaktadır. 

Bu hizmetlerin mesleki yükümlülükleri şu şekildedir:

  • Borçlular ile anlaşmalar sağlanarak alacağın tahsil edilmesi,
  • Alacakların, borçlu taraf ile yapılan görüşmeler doğrultusunda tahsil edilmesi ya da tahsil edilememesi durumunda da İcra Müdürlüğü kapsamında icra takibinin başlatılması,
  • Tüzel ve de gerçek kişilerin haklarının dava avukatı olarak dava bitimine kadar savunulması, 
  • Borçluların mal varlıklarının haciz konularak satış işlemlerinin yapılması,
  • Rehin ve ipoteklerin paraya çevrilmesi,
  • Finansal leasing ve çekilen kredilerin sözleşmelerinden doğan alacaklıların takibinin sağlanması,
  • Karşılıksız çek davalarının açılması ve açılan davaların takibinin sağlanması,
  • Borç ve kötü niyetli açılan icra davalarına karşı itiraz sürecini başlatılması ve bu sürecin takibinin yapılması,
  • Haciz işlemlerinin başlatılması ve tahsili sürecinde müvekkil ve taraflar arasında iletişimin kurulmasının sağlanması.

Ayrıca, İcra İflas Hukuku kapsamında kambiyo senetlerine ait haciz yoluyla birlikte takibi, kiralanan bütün taşınmazların ilamsız icra yoluyla tahliyesi de düzenlenebilmektedir. 

Kambiyo senetlerine özgü olan haciz yoluna başvurabilmek için de alacağın muhakkak kambiyo senetlerine ( poliçe, çek, bono, emre muharrer ve çek ) bağlı olması ve bu konuda hukuki danışmanlığın alınması gerekmektedir. Uzman kadrolu hukuki danışmanlıklar için araştırma yapılması büyük ölçüde önem arz eder.

Hukuki Danışma Talebi

Hukuk sorunlarınız için buradayız! Bizimle iletişime geçebilirsiniz.