İdare Hukuku

FAALİYET ALANLARIMIZ

İdare Hukuku

Roma Hukuku çağlarından yaşadığımız döneme kadar Kamu Hukuku ve Özel Hukuk ayırımı her zaman var olmuştur. Bu ayrımın en belirgin görüldüğü özellikler ise, İdare Hukuku Avukatı hizmetimiz kapsamında şu şekilde ele alınmaktadır.

Kamu hukukunda, dava taraflarından biri her zaman devlettir. Ancak, özel hukukta bu durum değişmektedir. Özel hukukta taraflardan birinin devlet olması şartı söz konusu değildir.

Tarafların sıfatına ek olarak eşitliklerine de bakılması gerekir. Bu bağlamda, kamu hukukunda taraflar arası bir eşitlik durumu söz konusu değildir. Oysa özel hukukta her iki taraf da eşittir. Bunun temel sebebi, devletin kamu gücünü kullanma yetkisini elinde bulundurmasıdır.

Özel hukukta taraflardan biri idare olsa da, eşitliğin bozulması durumu söz konusu değildir. Yani taraflar eşittir. Çünkü idarenin özel davalarında kamu gücü yetkisini kullanması ihtimali söz konusu değildir. Oysa kamu davalarında idarenin kamu gücünü kullanma yetkisi söz konusudur. Bu da doğrudan eşitsizlik oluşturan bir durumdur.

Ancak yukarıda verilmiş olunan farkların tamamının anlaşılabilmesi için öncelikle idare kavramının temeline inmek gereklidir. İdare Hukuku Avukatı ve İdare Hukuku Avukatı İstanbul hizmetlerimiz kapsamında sunabileceğimiz idare kavramı tanımlamaları aşağıda verildiği gibidir. 

İdare Hukuku Kavramı

İdare hukuku kavramı, idare kavramının bilinmesi ile anlaşılabilecek bir kavramdır. İdare kavramı ise, iki yönlü bir kavramdır. Bunların şu şekilde açıklanması mümkündür.

  • Fonksiyonel anlamda idare: Maddi anlamda idare de denilen fonksiyonel anlamda idare, devletin kendine özgü olan amaçları gerçekleştirmek ve bu amaçlara ulaşmak için yerine getirdiği faaliyetlerin ele alındığı boyuttur.

  • Organik anlamda idare: Uzvi anlamda idare de denilen organik anlamda idare ise, doğrudan daire, kurum ya da kuruluşları kapsamaktadır. Ancak bu kurumun, daire ya da kuruluşların yönetim işi ile ilgileniyor olması gereklidir.

Reklam Hukuku ile ilgili yardıma mı ihtiyacınız var ?

Hemen formu doldurun ve sizinle iletişime geçelim!

İdari Davalar

İdare Hukuku Avukatı ya da danışmanlığı hizmetlerimiz kapsamında, idarenin gerçekleştirdiği işlem ya da eylemlerin hukuka aykırı olduğunun iddia edilmesi ile birlikte idari uyuşmazlıkların gündeme geleceğini söylemek mümkündür. İdari dava türlerinin ise İdari Yargılama Usulü Kanunu (İYUK) Madde 2’de yer aldığı ve bu doğrultuda tanımlandığı bilinmektedir. Bu doğrultuda ele alınması mümkün olan idari dava türleri ise aşağıda verildiği gibidir.

İdari Dava Çeşitleri

İdari dava çeşitleri; 

  • İptal davası,
  • Tam yargı davası,
  • İdari sözleşmelerden doğan davalar olmak üzere üç tanedir.

Bu davaların tanımları ve detayları ise aşağıda verildiği gibidir.

  • İptal Davası

İdare Hukuku Avukatı hizmetimiz kapsamında ele alabileceğimiz ilk dava türü, iptal davasıdır. İptal davası, gerçekleştirilen bir idari işlemin hukuka aykırı olduğunun ileri sürülmesi üzerine, menfaati ihlal edilen kişiler tarafından açılan davadır. Verilmiş olunan tanımdan da anlaşılacağı üzere, iptal davalarının, idari işlemlerin hukuka aykırı olduklarının tespit edilebilmesi için açıldıkları bir ortadadır. Bu davanın sahip olduğu özellikler ise şu şekildedir;

  • İptal davalarının konusu, idari işlemlerdir.
  • Bu davaların açılabilmesi için, bir işlemin önceden gerçekleştirilmiş olması gereklidir.
  • İdareye bir işlemi yaptırabilmek amacı ile iptal davası açmak mümkün değildir. Bu, bir önceki özellik olan “önceden gerçekleştirilmiş olması” gerekliliğinin bir sonucudur. 

İdare Hukuku Avukatı hizmetimiz kapsamında, davaya konu olabilecek işlemlerin, idarenin tek yanlı işlemleri olduklarını söylememiz mümkündür.

İptal davasına konu olabilecek işlemler, idarenin tek yanlı işlemleri olmalarına ek olarak, düzenleyici ya da bireysel işlemlerdir. 

Kesinlik, bir idari işlemin tamamlanmasını ifade etmektedir. İptal davası açmak şartlara bağlanmıştır. Bu şartlar şu şekildedir;

  • Menfaat kişisel olmalı,
  • Menfaat güncel olmalı,
  • Menfaat meşru olmalıdır.
  • Tam Yargı Davaları

İdare Hukuku Avukatı ve İdare Hukuku Avukatı İstanbul hizmetimiz kapsamına ele alabileceğimiz bir diğer dava türü, tam yargı davalarıdır. Tam yargı davaları, idare hukukunda ihlal edilen bir hak karşılığında olması gerekenin yerine getirilmesi ya da uğranılan zararın tazmin edilmesi amacı ile açılan davalardır. Bu davaları kanunda yer alan bilgiler doğrultusunda hem idari eylemler hem de idari işlemler sebebi ile tam yargı davaları açılması mümkündür. Tam yargı davasını açmanın yolları ise aşağıda verildiği gibidir.

İlk yol, doğrudan tam yargı davası açmaktır. Bu durumda, dava konusu olan işlem ile ilgili uygunluk denetiminin yapıldığını söylemek mümkündür. Doğrudan tam yargı davası açarak, yalnızca zararın tazmin edilmesi talep edilebilmektedir. 

İkinci yol, tam yargı davası ile iptal davasının birlikte açılmasıdır. Bu bağlamda dava açılabilmesi için, iptal davasına konu olan bir işlemin, aynı zamanda kişisel bir hak ihlaline de sebep olması gereklidir. Bunun sonucunda ise karşı karşıya kalınan zararın tazmin edilmesi mümkün olacaktır. Ancak, İdare Hukuku Avukatı hizmetimiz kapsamında, bu iki davanın birlikte açılabilmesi için var olan belirli şartların karşılanması gerektiğini söylememiz mümkündür. Bu şartlar ise şu şekildedir; bahsi geçen iki davanın eş zamanlı açılabilmesi için, işlemin gerçekleştirildiği tarihte ya da tebliğ tarihinde işlemin uygulanması tamamlanmış olmalıdır. Buna ek olarak, hak ihlallerinin de kesinleşmiş olması gereklidir. 

Bir diğer yol ise, iptal davası açıldıktan sonra tam yargı davasının açılmasıdır. İptal davasının karara bağlanmasının ardından, İdare Hukuku Avukatı hizmetimiz kapsamında, kanun yolları da dikkate alınarak dava sürecinin içerisinde tam yargı davası açılması mümkündür.

Bu bağlamda ele alınması mümkün olan son yol ise, idari bir işlemin uygulanması sebebi ile uğranılan bir zararın tazmin edilmesinin talep edilmesi üzerine tam yargı davası açılmasıdır. İdare Hukuku Avukatı ve İdare Hukuku Avukatı İstanbul hizmetimiz kapsamında, hak ihlaline uğrayan kişinin bu davayı açma imkânının bulunduğunu söylememiz mümkündür.

İdari Davalarda Dava Açma Süresi

Genel itibari ile dava açma süresi, özel bir süre belirlenmediği takdirde, Danıştay ve İdare Mahkemelerinde 60 gündür. 60 günlük sürenin, idari uyuşmazlığa ilişkin yazı bildiriminin yapıldığı gün değil de tebligatınyapıldığı günü izleyen gün başladığını söylemek mümkündür. 

Sistemde kayıtlı herhangi bir adresi bulunmayan kişiler için, kendilerine ilan yolu ile bildirim yapılmaktadır. Bu tür durumlarda var olan 60 günlük idari sürenin ise, son ilan tarihini izleyen günden itibaren 15 gün sonra işlemeye başladığını söylemek mümkündür. 

İdarenin Hukuki Sorumluluğu

İdare Hukuku Avukatı hizmetimiz kapsamında, idarenin sorumluluklarının bulunduğunu söylemek mümkündür. Bu sorumlulukların ise kusur sorumluluğu ve kusursuz sorumluluk olarak adlandırıldıkları bilinmektedir. Bu kısımda sayılabilecek idarenin kusurları ise aşağıda verildiği gibidir.

Hizmet Kusuru, kamu hizmetlerinin işleyiş ve kuruluşlarında meydana gelen aksaklıklara ya da bozukluklara verilen isimdir. Bir başka ifade ile hizmet kusurunun, idarenin bir kamu hizmeti esnasında görevini gereği gibi yerine getirirken i; hukuka ya da yasaya uygun olan talimatların verilmemesi, bu bağlamda gerekli denetimin yapılmaması, hizmet araçlarının yetersiz kalması, gerekli önlemlerin alınmaması ve hizmet araçlarının elverişsiz olması gibi durumlar dolayısıyla ortaya çıkan aksaklık, aykırılık, bozukluk ya da düzensizlik olduğunu söylemek mümkündür.

Görev Kusuru, idari bir tasarrufta bulunulduğu esnada, mevzuata, üstlenilen ödeve, yürütülen hizmetin kuralına, gereklilik ve usullerine aykırı bir şekilde davranılmasıdır. 

Görüldüğü üzere idare hukuku, idare hukukunun kapsamı ve ceza türleri de birbirinden farklı kavramlardır. Bu bağlamda hukuki destek almadan idare hukuku davalarının üstesinden gelmek oldukça zordur. İdare hukuku konusunda yardıma ihtiyacı olan, aldığı ceza ile ilgili bilgi ve detay almak isteyen, karşı karşıya kaldığı mağduriyet ile ilgili hangi mercie ne kadar süre içerisinde başvurması gerektiğini bilemeyen kişilerin, bizlerden İdare Hukuku Avukatı ya da danışmanlığı hizmeti talep etmeleri mümkün olmaktadır. Sunmuş olduğumuz avukatlık ve danışmanlık hizmeti kapsamında, hem davalarınızın kontrollerini yapmamız hem de bu bağlamda sizleri atılması gereken adımlar konusunda yönlendirmemiz mümkündür.

Hukuki Danışma Talebi

Hukuk sorunlarınız için buradayız! Bizimle iletişime geçebilirsiniz.